![]() ![]() |
9-12 Ekim 2008 tarihleri arasında Blois kentinde 11incisi tertiplenen « Rendez-vous de l’histoie » etkinlikleri çerçevesinde « Les Turcs sont-ils européens » konulu açık oturuma Birlik Başkanı Yavuz Atıl şehirde mukim vatandaşlarımızla katılınmıştır. Açık oturuma :
Konuşmacı olarak katılmışlardır. Özetle ;
Toplantıda sözalan François Georgeon, Türklerin tarihi hakkında kısa bir açıklama yaptıktan sonra, Türklerin dil bakımından Avrupalı olmadıklarını, Hıristiyan olmadıkları gibi , tarih sahnesinde Şamanizm , Budizm gibi dinlerin etksinde kaldılarını, Anadou’ya geldiklerinde ise Müslüman olduklarını ifadeyle, Osmanlı döneminde Balkanlara kadar uzandıklarını, Edirne’nin Osmanlıların Başkenti olduğunu, Fatih’in İstanbul’u almaktaki amacının Osmanlıyı Roma’ya kadar genişletmek olduğunu söylemiştir.
Sözalan Slvie Goulard, Türklerin Avrupalı olup olmadııkları sorusundan ziyade Avrupalıların Avrupalı olup olmadıklarının sorgulanması gerektiğini, AB’nin esas amacının bu tip sorgulamalar yerine insanların nasıl daha rahat ve barışçı bir ortamda yaşamaları gerektiği konusunda kafa yormaları gerektiğini belirtmiştir.
Cengiz Aktar, yapılan araştırmalardan Türklerin genetik yapılarının uzak doğu insanlarının genetik yapılarına benzemediğini, İstanbul’un 2010 yılında Avrupa Kültür Başkenti olacağı hususunun altındaki gerçeklerin düşünülmesi gerektiğini belirtmiştir.
Açık oturum sonunda sözalan bir izleycinin, toplantı boyunca, Ermeni, Kürt meseleleri ile Türk ordusunun Güneydoğudaki operasyonlarına neden değinilmediği konusundaki sorusunu yanıtlayan Ahmet İnsel, Ermeni dramı hakkında ülkemizde çok önemli toplantıların yapıldığını, bu konuda Türkiye’nin çok büyük adımlar attığını, Güneydoğuda hergün onlarca insanın öldüğünü bu sorunu çözmek için AB’ye ihtiyacımızın olduğunu, meseleye bir de Fransa açısından bakıldığında, Korsikalı veya Brotanların Fransa’dan toprak talebinde bulunmaları halinde ülkede fazla sayıları bulunmayan bu guruplara karşı Fransa’nın kolaylıkla başedebileceğini ve Fransa sınırlarının bölünmez olduğunu her fırsatta dile getirdiğini oysa, Türkiye’de hatırı sayılır bir Kürt nüfusu olduğunu ve Fransa gibi bizim de sınırlarımızın bölünmez olduğunu ve bu konuda mücadele verdiğimizi belirterek Fransa’nın yapmak istediğini biz yaptığımızda neden dünya ülkelerinin karşı çıktığına bir anlam veremediğini belirtmiştir.
Cengiz Aktar, Yavuz Atıl, Ahmet İnsel Toplantıya katılan izleyiciler.
Reynald Beaufort - Yavuz Atıl